Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Kongresi’nin 103. yıl dönümünde önemli bir mesaj verdi. 4 Eylül 1919’da gerçekleşen ve Kurtuluş Savaşı'nın gerekçelerini oluşturan bu tarihi kongre, milli mücadelenin temellerinin atıldığı bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Erdoğan, mesajında Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesini, birlik ve beraberlik ruhunu hatırlatarak, bu değerlerin her zamankinden daha fazla öneme sahip olduğunu belirtti.
Sivas Kongresi, Kurtuluş Savaşı süresince Anadolu’nun farklı bölgelerinden gelen temsilcilerin katılımıyla gerçekleştirilmiş olup, milli iradenin temsil edildiği en önemli organizasyonlardan biridir. Bu kongre, ulusal egemenliğin sembolü olarak da kayıtlara geçmiştir. Toplantının en önemli sonuçlarından biri, 'misak-ı millî' olan bağımsızlık sınırlarının belirlenmesi oldu. Erdoğan, bu tarihi olayın günümüzde de Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu üzerindeki etkilerini hatırlatarak, geçmişle geleceği birleştiren değerlerin altını çizdi.
Cumhurbaşkanı, Sivas Kongresi’nin ruhunun, günümüzde de birlik ve beraberlik içinde hareket etmenin gerekliliğini ortaya koyduğunu ifade etti. Erdoğan, Türk milletinin tarih boyunca karşılaştığı zorlukların üstesinden gelebilmek için tek vücut olarak hareket etmesi gerektiğine dikkat çekti. Bugün, ülkenin karşı karşıya olduğu iç ve dış tehditlerin, geçmişte kazanılan zaferler gibi azim ve kararlılıkla aşılması gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda, Sivas Kongresi’nin halkın iradesi ve kararlılığı ile kurtuluşun müjdecisi olduğunu hatırlattı.
Erdoğan, mesajında ayrıca genç nesillere de tarihlerini iyi öğrenmeleri gerektiğini belirtti. “Gençlerimiz, bu toprakların kıymetini bilmeli ve geleceği inşa ederken, atalarımızın fedakarlıklarını unutmamalı” diyen Cumhurbaşkanı, milli değerlerin her daim korunması gerektiğinin altını çizdi. Özellikle tarih bilincinin oluşturulması ve geçmişten gelen mirasın sahiplendiği mesajı, toplumsal hafızanın güçlenmesi açısından büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sivas Kongresi mesajı, yalnızca tarihe bir selam değil, aynı zamanda milletin geleceği için de bir yön çizme çabasını içeriyor. Birlik ve beraberliğin, geçmişin hatırlanması ve geleceğe umutla bakmanın en büyük kuvvet kaynağı olduğuna dikkat çektiği bu mesaj, toplumda güçlü bir dayanışma ve güç birliği oluşturma amacı gütmektedir. Türk milletinin, her koşulda bağımsızlık ve özgürlüğe olan tutkusunun, geçmişte olduğu gibi bugün de devam edeceği inancını pekiştiren bir duruş sergilemiştir.