Samsun, 20 Ekim 2023 tarihinde, sabah saatlerinde 3.6 büyüklüğünde bir depremin etkisi altında kaldı. Depremin merkezi İlkadım ilçesi yakınlarında yer alırken, sarsıntı şehrin birçok noktasında hissedildi. Depremin meydana gelmesiyle birlikte vatandaşlar büyük bir panik yaşadı ve birçok kişi evlerini terk ederek açık alanlara çıktı. Samsun Valiliği, olayın ardından yaptığı açıklamada depremin can ve mal kaybına yol açmadığını, ancak paniğin şehir genelinde etkili olduğunu bildirdi. Bu beklenmedik durum, kentte yaşayanlar arasında bir dizi soru işaretine neden oldu.
Depremin ardından yapılan incelemeler ve görüşmeler sonucu Samsun’da meydana gelen sarsıntının yıkıcı etkilerinin büyük ölçüde hissedilmediği belirtildi. Ancak, bazı vatandaşların evlerinde meydana gelen küçük çatlakların olduğu ve bu durumun dikkate alınması gerektiği ifade edildi. Uzmanlar, depremlerin sıkça yaşandığı Türkiye’de, bu tür olayların hazırlıksız yakalanmamaları için halkın depreme yönelik farkındalığının artırılması gerektiğini vurguladı. Her ne kadar büyük bir yıkıma neden olmasa da, meydana gelen bu deprem, depreme hazırlık ve önlemlerin yeniden gözden geçirilmesi ihtiyacını ortaya koymuştur.
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı, depremin ardından yaptığı açıklamada, "Halkımızın yaşam standartlarını korumak ve güvenliğini sağlamak için gereken tüm önlemleri alıyoruz. Aynı zamanda, depreme hazırlık çalışmalarımızı da hızlandıracağız" dedi. Ayrıca, belediye ekipleri, hasar tespit çalışmaları için saha taramalarına başladı. Vatandaşların, deprem sonrası yapılan bu kontroller hakkında bilgi sahibi olmaları ve güvenli alanların belirlenmesi hususunda bilinçlendirilmesi amacıyla afiş ve broşürler dağıtılacağı kaydedildi.
Uzmanlar, deprem anında yapılması gereken davranışların bilinmesinin hayati önem taşıdığına dikkat çekiyor. Özellikle şehirde yaşayanların akıllarında bulundurması gereken bazı basit, ama etkili kurallar mevcut. Deprem anında evde bulunan bireylerin masanın altına girmesi ya da sağlam bir eşyanın yanında kendini koruması gerektiği öneriliyor. Ayrıca, pansiyon veya ailelerin bir araya geleceği güvenli bir bölge belirlemesi, herhangi bir acil durum sırasında koordineli bir şekilde hareket edebilmek adına önem kazanıyor. Deprem anında dışarıda bulunan kişilerin ise binalardan ve camlardan uzak durması gerektiği hatırlatılıyor.
Samsun’da meydana gelen bu deprem, hem yerel yönetimlerin hem de halkın, depreme karşı hazırlık ve farkındalık seviyesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Geçmişte meydana gelen büyük depremler göz önüne alındığında, Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığı ve bu durumu asla hafife almamak gerektiği ortaya çıkıyor. Samsun’da bu deprem, kentteki binaların depreme dayanıklılığı hakkında sorgulamaların yapılmasına, gerekli kontrol ve testlerin sürdürülmesine neden olacak gibi görünüyor.
NASA’nın 1999 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, Türkiye'nin büyük bir deprem riski altında olduğu biliniyor. 2000 yılından bu yana, Türkiye genelindeki büyükşehirlerde yapılan deprem simülasyonu ve ön inceleme çalışmaları, bunun sadece bir uyarı işareti olduğunun da altını çiziyor. Yöredeki uzmanlar, Samsun'da yaşanan bu küçük depremin derinlerinde yatan daha büyük bir riski de ortaya koyabileceğini ve bu nedenle halkın her an dikkatli olması gerektiğine işaret ediyor.
Sonuç olarak, Samsun'da yaşanan 3.6 büyüklüğündeki deprem, hem yerel yönetimlerin hem de halkın depreme yönelik hazırlık seviyesinin artırılması gerektiğini bir kez daha hatırlatmış oldu. Kentin afet yönetimi ve risk değerlendirmesi konusunda atılacak adımlar, gelecekte olabilecek büyük depremler için kritik öneme sahip. Tüm Samsun halkının gerekli önlemleri alması, bilinçlenmesi ve bu tür olaylar karşısında soğukkanlılığını koruması büyük önem taşıyor. Unutmamak gerekir ki, depremlere karşı hazırlıklı olmak, hayat kurtarabilir.